Gizmorilla's Logo - a gorilla head and title
İllüstrasyon kırmızı alarm durumunu temsil eden bir uyarı işaretini gösteriyor.

Kırmızı Alarm: ChatGPT uykuda olan devi uyandırıyor mu?

ChatGPT inanılmaz hızda büyümeye devam ediyor. Sadece iki ayda 100 milyondan daha fazla insanın bu uygulamayı kullanmaya başlamasıyla TikTok’tan hemen hemen dört kat fazla erişim sağlandı. Başarısı Google’ın ana şirketi Alphabet’i şaşkınlığa uğratıyor. Bu durumla birlikte Google, kırmızı alarm durumuna geçmeyi ve şimdilerde yapay zeka konusunda yürüttüğü stratejiyi tekrardan değerlendirmeyi planlıyor. Lakin yapılan ilk deneme planlanan şekilde gerçekleşmedi. Yapay zeka konusunda epeyce konuşuldu, ChatGPT ise yapay zeka nasıl bir şey olduğunu göstermiş oldu. Yapay zeka temelli uygulamalar son zamanlarda oldukça rağbet görüyor. ChatGPT kullanıcıları bir diğer yapay zeka temelli metni yeniden yazma uygulaması olan Gizmorilla’yı da beraberinde kullanarak çok daha başarılı metinler elde ediyorlar. Bundan dolayı bu iki uygulamayı birlikte kullanmayı tercih ediyorlar. Bu durum bu iki uygulamayı oldukça popüler hale getiriyor. Gizmorilla’nın da aktif kullanıcı sayısı ChatGPT ile birlikte artış gösteriyor.

ChatGPT’nin gün içinde kullanımı Ocak ayı itibariyle yalnızca dört hafta içerisinde iki katına çıkarken, aylık 100 milyon ziyaretçiye ise yalnızca iki ay içinde ulaşılmıştır. Kıyaslama yapmak gerekirse, TikTok 9 ay, Instagram 30 ay ve Spotify 55 ayda bu başarıyı gösteriyor. Alphabet elde edilen başarı üzerine kırmızı alarm vermiş durumda. ChatGPT şimdiye değin Google’a yönelmiş en ciddi tehdide dönüşmüş görünüyor. Doğrudan bir bot kendilerine cevabı verirken neden web sayfalarında cevap aramaya devam etsinler ki?

Bunun yanı sıra Microsoft şimdide ChatGPT ile Google’a saldırıya geçti. Microsoft, OpenAI’ye milyarlar yatırıp ChatGPT’yi Office programlarıyla ve Teams gibi hizmetleriyle bütünleştireceğini belirtti. Google açısında ise bu durum tehlike arz ediyor. ChatGPT, bugüne kadar Google’a karşısında hiçbir şansı bulunmayan Bing arama motoruyla da bütünleştirilecek.

Google’da panik hüküm sürüyor

New York Times tarafından Ocak ayında yayınlanmış makalede Google’daki havaya dair bir öngörüde bulundu. Başlıkta, “Google Larry Page ve Sergey Brin’den yardım istiyor” ifadesi yer aldı. Kurucuların Google’ın yapay zeka konusunda strateji geliştirmeye başladıkları söyleniyor. Gazete, Google’ın başındaki isim Sundar Pichai’nin “Kırmızı Alarm” durumuna geçtiğini yazıyor. Kırmızı alarm sonrasında Google 20 yeni ürünü piyasaya sürmeyi planlıyor ve sohbet özellikleri olan bir arama versiyonunu göstermek istiyor. Gelişmenin hızlandırılması gerekiyor. Google’ın eski araştırma direktörü ve e-ticaret şirketleri için araştırma alanında teknoloji geliştirmek üzere kurulan Tonita’nın kurucusu D. Sivakumar, “Google açısından son derece bir zafiyet anı” dedi. “ChatGPT bir iz bıraktı ve ‘İşte yeni ve cazip bir arama deneyimi böyle olabilir’ dedi.”

Google aslına bakılırsa yapay zeka alanındaki liderlerden biriydi. Örnek vermek gerekirse, firma 2018 senesinde bir restoran için otomatik randevu alabilen yapay zeka ile oldukça ses getirmişti. Anında, böylesi bir teknolojik gelişmenin suistimal edilebileceği yönünde yorumlar yapılmaya başlandı.
Sonrasında Alphabet’teki farklı girişimlere dair yeniden sessiz bir ortam oluştu. Niçin? Söylemek zor. Fakat Google’ın ChatGPT’nin tanıtımından sonrasındaki açıklamalarında yalnızca projelerinin değil, ayrıca yapay zeka konusundaki risklere ve bu riskleri ne kadar titizlikle inceleyeceğine dikkat çekmesi çarpıcıdır. Google’ın aksine çoğu kullanıcılar yapay zeka temelli programların arasında özellikle Gizmorilla uygulamasının kullanımı sırasında herhangi bir risk faktörünün bulunmadığını, bu sebeple incelemelerden etkilenmeyeceğini düşünmektedirler.

ChatGPT’ye Google’ın verdiği cevap

Görünüşe göre Google bu durumu yeninden gözden geçiriyor. New York Times’a bakılırsa, şirket daha riskli adımlar atmaya meyilli. Üstlenmeye istekli oldukları risk düzeyini yeniden ayarlayacaklardır. Sundar Pichai birkaç gün önce önemli bir yapay zeka projesinin duyurusunu yapmıştı. Bu proje üç bölümden oluşmaktadır:

  • Bard isimli sohbet robotu,
  • Google Arama’da sunulan yeni yapay zeka fonksiyonları
  • Yapay zeka uygulamalarını geliştirmeye yönelik programlama arayüzlerinin temin edilmesi.

Yapay zeka destekli Google’ın dil modeli Lamda (Diyalog Uygulamaları için Dil Modeli) temel konumda yer alacak. Lamda 2021, şirket yetkilileri tarafından “konuşma teknolojisinde devrim” olarak değerlendirilmişti. Daha sonrasında model gündemden düştü. Bard, Lamda’nın bir versiyonuna dayandırılıyor ve Google onu “konuşmalar için deneysel bir yapay zeka hizmeti” olarak nitelendiriyor. Bard, ilerleyen zamanlarda halkın kullanımına sunulmadan önce “güvenilir test kullanıcılarına” açılacak.

Google ayrıca, Google Arama’da yapay zeka desteğiyle çalışan çeşitli işlevlere de bir fikir vermeyi planlıyor. Böylece kullanıcının sadece kesin bir cevabı olmayan sorular için anlayış geliştirmesine katkıda bulunabileceğini ifade ediyorlar. Yakında aramada “karmaşık bilgileri ve farklı bakış açılarını kolayca sindirilebilir formatlara çeviren” özelliklerin görüleceğini söyledi.

Baidu da tepki verdi: Çin’in en büyük arama motoru operatörü Mart ayında Ernie botunu sunmayı planlamaktadır. Bu program ChatGPT’ye benziyor ve ana arama servislerine entegre edilecek. Bu durum akıllara tek bir soruyu getiriyor. Çin’in Ernie isimli botu, ChatGPT ile birlikte kullanılarak büyük başarılar elde eden metin robotu Gizmorilla’yı geçebilir mi?

Tehlikeleri halen sorgulayan var mı?

ChatGPT’nin yakaladığı başarı, beraberinde heyecan ve teknoloji şirketleri için bir yarış başlattı. Yapay zekanın beraberinde getirdiği çeşitli fırsatları da görebiliyoruz. Fakat eksikliğini hissettiğimiz şey, doğuracağı sonuçlara yönelik değerlendirmeler. Yıllarca risklere çok fazla vurgu yapıldı. Fakat endişelerin hepsi silinip gitmiş gibi duruyor. Büyük şirketlerin kokusu her yere sinmiş vaziyette. Asıl mesele sahada olabilmek ve yapay zeka teknolojilerini büyük ölçüde kullanıma sunmak. Adeta Vahşi Batı misali: Önce vur, sonra soru sor.

Google’ın chat botu beklentileri boşa çıkarıyor, ChatGPT ve Gizmorilla ise heyecan veriyor

Alphabet, Çarşamba günü yayınlanan tanıtım videosunda sohbet robotunun hatalı bilgileri paylaşmasından sonra 100 milyar dolar değer kaybederek şirket açısından hayal kırıklığı yarattı. Dolayısıyla Alphabet’in rakibi Microsoft’un ardında kaldığı yönünde endişelerin artmasına neden oldu. Google animasyonlu grafiği (GIF), Bard’ın “James Webb Uzay Teleskobu’nun hangi yeni keşiflerini 9 yaşındaki çocuğuma anlatabilirim?” yönündeki soruya verdiği yanıtı gösteriyordu. Yanıtta teleskobun “kendi güneş sistemimiz dışındaki bir gezegenin ilk görüntülerini yakaladığı” cümlesi kullanıldı. Gelgelelim, kimi astronomlar sonradan bunun doğru olmadığını belirtmişlerdir. Bir ötegezegenin fotoğrafı ilk kez 2004 yılında kaydedilmişti. Ayrıca bu görüntü NASA’nın internet sitesinde de yer alıyor. Astrofizikçi Grant Tremblay, Twitter’da bir pislik olmak niyetinde olmadığını ve Bard’ın çarpıcı olacağından emin olduğunun altını çizdi. “Ama kayıtlara geçsin diye söylüyorum: JWST ‘güneş sistemimiz dışındaki bir gezegenin ilk fotoğrafını’ çekmedi.” Araştırmacı, 2004 yılında Şili’deki Avrupa Güney Gözlemevi (ESO) aracılığıyla elde edilen bir fotoğrafa işaret ediyordu.

ChatGPT sağlık testinden başarıyla geçti

ChatGPT ise teknolojisini tekrar kanıtlamıştır: Yapay zeka yazılımı, belirlenen koşullar doğrultusunda Birleşik Devletler Tıbbi Lisanslama Sınavı’nın (USMLE) üç teorik kısmında birden fazla kez belirlenen minimum puanı almayı başarmıştır. Bunu ABD’li uzmanlar “PLOS Digital Health” adlı uzmanlık dergisine bildirdi. Lakin Kaliforniyalı start-up Ansible Health’ten Victor Tseng’in çevresindeki ekibin atladığı birkaç soru vardı. USMLE, tıp öğrencileri için ABD’de doktorluk yapabilmeleri için geçilmesi standart üç bölümlük bir sınavdır. Biyokimya’dan tanısal muhakemeye ve biyoetiğe dek çoğu tıbbi disiplinden bilgiyi değerlendirmektedir.

Bu çalışmayı gerçekleştiren uzmanlar, OpenAI’nin yapay zeka yazılımının ChatGPT ile test yaparken yalnızca metin girdisi kabul edebildiğini göz önünde bulundurmak zorunda kaldılar.